23 Aralık 2017 Cumartesi

"FARMASİ" TÜRK'ÜN MALI, ONU HERKES TANIMALI.

Yıllardır elinde katalog olan bilumum firma beni üye yapmak için uğraşmış ve de başaramamıştır. Çünkü inanmadığım hiçbirşeyi satmam diyen bir tezim vardır. Hatta daha da ileri giderek, "Beni ne Doğrudan Satış Firmaları istedi de varmadım" diye satışlarımı kız isteme olayına bağlamış bulunuyorum. 



Ama son zamanlarda tanıdığım ve hızlı bir şekilde Türkiye'de piyasaya giren Yerli Malı Türk'ün Malı, onu herkes kullanmalı temalı bu ürünü çok sevdim. Az makyaj yapan, pek kendine bakmayan, ne olsa kullanan ve de en önemlisi hem kaliteli hem uygun fiyatta olan malzemeleri bulabilmenin önemine inanan  hatun kişi niyetine yaşayan biriyim.



İşte böyle bir ruh halinde, yüzümde 50'li yaşların izlerini taşımaktan gurur duyduğum bir dönemde yakın arkadaşım Farmasi sponsorum Sayın Elif Arıkan Dön sayesinde bu ürünle tanıştım veeeee deee sevdim valla.. Kendisi çok iyi bir Psikolog'dur. Ürünlerini tanıtırken,   bizlere de psikolojik bilgiler vermesi de ayrı bir gönüllü hizmeti ve de  ayrı bir güzellik yani.. 

Ondan aldığım kusur kapatıcı ve aynı zamanda nemlendirici özelliği de  var denilen, şu meşhur BB kremi aldım, sürdüm ve ilk gittiğim toplantı da "Ayyy sende ne var, suratında bir değişiklik var" demeleri üzerine kendimi çok güzel buldum. Aman Allahım bende cevher varmış da, Farmasi ortaya çıkarmış demekten kendimi alıkoyamadım.  Farmasiiii, ben bunu süresiiii, içimden güzel olmak gelesiiiiii gibi bilumum sloganlarla bu Firmanın Danışmanı oldum. Veeeee çok memnun kaldım. Artık elimde katalog ve herkese önermeye başladım. 

Vapurlardaki meşhur Burhan Pazarlama edasıyla da olmasa, ucundan köşesinden farkında olmadan ürünü pazarlamaya çalışan bir zat oldum. Ama hangi ürünleri, tamamen bizzati tarafımdan denenmiş ve çok memnun kalınmış ürünleri... Bunlar nedir derseniz, tamamen çay ağacından üretilmiş BB Çay Ağacı Kremi.



Daha neler, daha neler dediğinizi duyar gibi oluyorum. Diğer bir üründe anneciğimin de severek dizlerine, boyunlarına sürüp tüm ağrılarını hafifleten At Kestanesi Kremi..



Peki kimcidir, necidir bu Farmasi derseniz. Kısaca bir tanıtayım.

Tecrübeyi, emeği ve istikrarı uzun yıllara sığdırdıysanız, başarı tesadüf değildir diyerek başlıyor,  Firma kendini tanıtmaya... 


İlklerle başlayıp, ilklerle süren başarı hikayesinin temelleri, yarım asır önce atılmış ve bu hikayenin başkahramanı Dr. Cevdet Tuna’ymış. Bu da bize diğer bir yaşama sevincini getiriyor. 1923 doğumlu Dr. Cevdet Tuna belki genç yaşlarından beri yaptığı  emeklerinin meyvasını ömrünün son günlerinde almaya başlamıştı ki ömrü vefa etmedi. Geçenlerde kendisini kaybetmişiz. Bu da bize ikinci bir hayat dersini veriyor. Yaşımız kaç olursa olsun, her zaman üreten biri olmalıyız. Son günlerine kadar üreten biri olarak devam etmiş hayatına.. Nur içinde yatsın ne diyelim.


Sağlık ve kozmetik alanına 1950 yılında giriş yapan Tuna Ailesi, o günlerden itibaren günümüze dek insana, mutluluğa, kaliteye ve geleceğe yönelik yatırımlarına devam ettirmiş ama ben adını çok duysam da kısmet bugüneymiş tanıştık.



Farmasi, İstanbul’un, doğanın yeşili korumayı başardığı nadir yerlerden biri olan Ömerli’de, 60.000 m2’lik alana yayılan üretim tesislerinde, yüksek teknolojiyi kullanarak ürettiği 2.000’i aşkın ürünü, dünyadaki tüketicilere ulaştırıyormuş.  Entegre tesislere sahip olan Farmasi, öz kaynaklarıyla büyümeye devam eden, Türkiye’nin en güçlü firmalarından biri konumuna da gelmiş son zamanlarda.  Yatırımlarını sürdüren Farmasi Lüleburgaz’da 120.000 m2’lik yeni arazisinde, toplam 180.000m2 alanda konumlandıracağı tesisi ve 300.000m2 alanda çalışma hedefi ile yeni projelerinin çalışmalarına başlamış. Eee ne diyelim yolu açık olsun. 



Her zevke ve ihtiyaca yönelik zengin ürün çeşitliliği, makyaj malzemelerinden parfüme, cilt bakımından ağız bakımına, şampuandan ıslak mendile kadar uzanmakta ve sağlık ile ilgili ürünler Dr. C. Tuna markası altında yer almaktaymış.




Farmasi markaları ürünler, Farmasi laboratuvarlarında, insan sağlığını koruyan, en yüksek kalite standartlarına uygun olacak şekilde üretilmekteymiş.  Bağımsız uluslararası firmalar tarafından verilen sertifikalar formüllerimizin güvenilirliğini tescil etmekteymiş. 



Dünyada 123 ülkede, 50.000’den fazla satış noktasında 360 milyondan fazla tüketiciyle buluşan Farmasi, başarısını perçinlemekte imiş.  Kaliteli ürünler kullanmak dışında Farmasi, tüketicilerine kazanç sağlayacak bir yol olmalıydı diye düşünerek, şu an ki Yönetim Kurulu Başkanı ve Tuna Ailesi’nin ikinci kuşak temsilcisi Hakan Ömer Tuna, 2010 yılında Türkiye’de “doğrudan satış kanalı” sektörüne giriş yapmaya karar vermiş.



Hayallerini gerçekleştirmek isteyen insanlara önemli iş fırsatları sunan Farmasi, doğrudan satış sektöründe de önemli başarılara imza atarak büyümeye ve kazandırmaya devam ediyormuş. İşte bu hayallarini gerçekleştirmek isteyenlerden biri olarak bende burdayım.



2015 yılı itibariyle Türkiye’de 200.000 danışmana ulaşan organizasyon, önümüzdeki 5 yıl içinde 1.000.000 kişiye ulaşmayı hedeflemekte imiş. 


Türkiye ile başlayan Doğrudan Satış Organizasyonu’na sırasıyla Ukrayna, Bosna, Fas, ülkeleri eklenmiş. Doğrudan satış yapan ülkelere yatırım sürmektedir ve bugün itibariyle 15 olan ülke sayısına, yakın zamanda güçlü ülkeler eklenmeye devam edecekmiş.

Farmasi, dünyadaki trendleri takip ederek, hızlı ve etkin ürün yaratma becerisiyle, sürekli olarak yenilediği ve arttırdığı ürünleriyle, Tuna Ailesi’nin 3.kuşağının rüzgarını da arkasına alarak, hedeflerine doğru, emin adımlarla ilerlemeye devam etmekte olduğunu söylüyor . 

Ben de işte tam da bu nokta da böyle bir Firmanın yeni Satış Danışmanı olduğumdan memnunum demeyi bir borç edindim. Siz de benim gibi üye olmak isterseniz, işte linkimiz.

Sizde üye olmak isterseniz, lütfen tıklayınız. 

Sevdim mi tam severim, sildim mi bir kalemde diyorum. Bu yazı sakın yanlış anlaşılmasın satış yapabilmek adına  yazılmış bir yazı değildir. 

Bu yazı; memnun olduğumuz ürünü neden herkes almasın, bu uygun fiyattan yararlanmasın, ruj, göz kalemi, temizlik malzemeleri (deterjan, yumuşatıcı) gibi günlük hayatımızda çok harcama yaptığımız bu ürünleri, hem sağlıklı,hem organik,  hem uygun fiyat, hem de çok güzel olması sebebiyle herkesin yararlanması adına yazılmış bir yazıdır.  

İşte bu böyle biline.....  Farmasi alınmalı denile..... 
İsteyen de aşağıdaki linkten ürünleri inceleye.....

Farmasi Ürünleri İncelemek isterseniz tıklayınız.




2 Aralık 2017 Cumartesi

İSKİ EMEKLİLERİ BULUŞMASI



İSKİ.... İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi..  

Dile kolay. Kimimizin ömrünün 20 yılını, kiminin 30 yıl.. kiminin 40 yılını geçirdiği özel bir kurum. Yani kısaca insan ömrünün yarısı...

Bu kurumda çalışmayı istesek de, istemesek de hepimiz bir vesileyle günün 8 saatini ve hayat yolculuğumuzu bu kurumda geçirdik. Allah bizi bir çatı altında topladı.. Kısmet etti bu kurumdan ekmek yemeyi... 1984-2004 yılları arasında  bol gezili, koridorlarda arkadaşlarla şakalaşmalı, servis arkadaşlıklarıyla güzel bir iş hayatı geçirdim. Anlayacağınız benim için gayette güzel yıllardı. 

İşte bu kurumdan emekli olan kişileri toplamak adına,

İsmet Ünsal, Celal Kodamanoğlu öncülüğünde;  


2 Aralık 2017 tarihinde, yanlış hatırlamıyorsam; İSKİ Emeklileri Buluşmasının 4.ncüsünü gerçekleştirdik.

 Emeği geçen arkadaşlarımıza çok ama çok teşekkür ederim.



İSKİ;  çok ilginç bir kurumdur. Bazen dönüp arkama bile bakmam diyenler mi, çok mutlu sene geçirdim diyenler mi, küsenler mi, darılanlar mı, umduğunu bulamayanlar mı, beni anlamadılar mı, kimseden hiçbir şey alamadımlar mı gibi  değişik düşüncelerin yoğurduğu bu kurumdan, ben mutlulukla, heyecanla, severek ve de en önemlisi tadında bırakarak ayrıldım. Hala bir grup İSKİ'li arkadaşlarımızla 30 yıldır her ay buluşuruz. Zaman zaman da bu büyük İSKİ Emeklileri Kahvaltısına eşlik ederiz.

İşte bu günde bunlardan biriydi. Dediğim gibi, İSKİ; ayrıldıktan sonra anladığınız,  tam bir tecrübe kurumu. 

İSKİ emeklilik hayatınızda orada yaptıklarınız, tanıdığınız kişilerle ne kadar da çok tecrübe biriktirmişim diyebileceğiniz bir kurum. Bunu emekli olduktan sonra 3 yıl daha çalıştığım özel kurumlarda anladım. Resmi kurumun verdiği evrak bilgileri, olayları kavramaları, başkaları tarafından bazı küçük olayların büyütülmesine olgun bakmayı bu kurum öğretti bana. Minnettarım. Bana doğru yazışmaları öğreten Daire Başkanlarıma, birlikte çalıştığım yol arkadaşlarıma... 

Ben yeni rotalara doğru yeni bir yelken açma zamanı diyerek, emekli yolculuğuma 2004 yılında başladım. 

Ayrılırken hayat hediyesi olarak, Milton Erickson'ın 5 prensibini ilke edindim. 

Her insan sahip olduklarıyla tam ve bütündür.
Her insan ihtiyaç duyduğu bütün kaynaklara sahiptir.
Her davranışın altında pozitif bir niyet vardır.
Her insan o an için en iyi olan seçimi yapar.
Değişim kaçınılmazdır, dedim ve emekli oldum, ama İSKİ'DEN... Hayattan değil.....


İSKİ 'de biz çok güzel çalışma yılları geçirdik. Neşeliydik, şaka yapardık, mesai saatlerinde güle güle bir hal olurduk. Hangi bölüm derseniz. Çalıştığım iki bölümde de güzel günlerimiz oldu.
- İSKİ Su Arıtma Daire Başkanlığı 
- İSKİ Genel Müdürlük Bilgi İşlem Teknik Şefliği... 

Şimdilerde işte bu iki bölümdeki 11 arkadaşlarımla birlikte 30 yıldır devam eden buluşmalar gerçekleştiriyoruz.

2004 yılında da yeni başlangıçlara yer açabilmek, yeni yolculuklara çıkabilmek, yeni yerler yeni yolcular tanıyabilmek, sadece kendimize değil başkalarına da bu imkanı verebilmek için veda zamanını dedim ve hüzünle ve aynı zamanda da sevinçle de İSKİ'den emekli oldum, dediğim gibi yaşamdan değil...


Yıllar boyu, uçsuz bucaksız yerlerde bir birine paralel şekilde, bir birine destek olarak uzayan giden rayları düşünün. Daima beraberdirler. Birbirine paralel şekilde, olmayacak yükleri taşırlar. Omuzlarında taşıdıkları yüklerden hiç gocunmazlar, hiç yorulmazlar. Üzerlerinden binlerce, yüz binlerce yolcu, yük, hayal, sevinç, ayrılık, kazanç ve kayıp geçer durur. Her hava şartına birlikte karşı koyarlar. Ama hiç yılmazlar. Sonra bir kavşağa gelirler. İşte bu kavşak onları ayıran kavşaktır. Ne yapsalar bunu engelleyemezler.  Ben ayrıldığım bu kavşaktan, bugün yolculuk yaptığım, aynı çatıyı paylaşıp, aynı yemeği yediğim, aynı suyu içtiğim, aynı servise binip evime gittiğim arkadaşlarımızla buluştum.  Dedim ya.. çalışma hayatım, hiç unutmayacağım hoş bir yolculuktu benim için ..

Facebook'daki İSKİ Emeklileri sayfası sadece ölüm ilanlarımızı paylaştığımız sayfa olmasın. Biliyorum ki emekli arkadaşlarımızın  içinde çok özel yetenekleri olan arkadaşlarımız var. Bu sebeple gerek yaptıklarımızı paylaşmak, gerek etkinlikleri bildirmek, gerekse birbirimize her konuda yardımcı olmak açısından bende bloğumda Konuk Yazarlar bölümünü açtım. İSKİ veya tüm kurumlardaki emeklileri, çalışanları kısaca hayata kaydedecek birşeyleri olanları, zamanın ötesine iletecek mesajları var ise sayfamda sizleri bekliyorum. 

Hepiniz sağlıcakla kalın, Hoşçakalın.