20 Kasım 2013 Çarşamba

BİRBİRİNE ZIT AMA DÜŞÜNDÜRÜCÜ ATASÖZLERİMİZ



Bugün  bir konu gelişince, bu konuyla ilgili çelişkili ama bir o kadar  da gelen kişiye uygunluğuna göre kullanılan atasözleriyle ilgili yıllar önce okuduğum yazıyı sayfamda yayınlamak  aklıma geldi. Hem bu atasözlerini  tazelemek, hem de sizlerle paylaşmak adına yayınlıyorum.

Aynı anlama gelen atasözlerini, işimize hangisi geliyorsa söyleriz zaman zaman. Bu sözler gelen kişinin uygunluğuna göre ya değişir, ya da yaşadığımız olayın, o günkü psikolojimizin durumuna göre değişir, şekillenir.

Kişiyi seviyorsak;
 
                   
İyi insan lafının üstüne gelir.

Kişiden hoşlanmıyorsak;

                    İti an çomağı hazırla.


deriz. Bu örnekleri yazmama bana hatırlatan değerli hocama buradan sözüm meclisten diyorum.  Ben ilk anlamını kullandım değerli hocam için bugün. Sadece bana bu örnekleri hatırlattığı için yazımı yayınlıyorum.

İşte bu örnekten yola çıkarak, yıllar önce okuduğum  hem hoş, hem de düşündürücü aynı anlam için söylenen  ama birbirine zıt atasözlerinden örnekleri sizinle paylaştım. Biri olaya olumlu bakan, diğeri ise olumsuz olarak bakan işinize gelene kullanabileceğiniz atasözleri.. 


Taşıma suyla değirmen dönmez.
Fazla mal göz çıkarmaz.
Azıcık aşım kaygısız başım.

                    Söz gümüşse, sükut altındır.
                    Sükût ikrardan gelir.

Harama uçkur çözülmez.
Güzele bakmak sevaptır.

                    İki gönül bir olunca samanlık seyran olur.
                    İki çıplak bir hamama yakışır.
 
Bülbülün çektiği dilinin belası.
Bilmemek ayıp değil sormamak ayıp.

                    Eşeğe altın semer vursan da eşek yine eşektir.
                    Ye kürküm ye.

Eğri otur doğru söyle.
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.

                   Düşenin dostu olmaz.
                   Dost kara günde belli olur.

Ava giden avlanır.
Atın ölümü arpadan olsun.

                   Erken kalkan yol alır.
                   Acele işe şeytan karışır.

Birlikten kuvvet doğar.
Körler sağırlar, birbirlerini ağırlar.
 
                    Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
                    Lafla peynir gemisi yürümez.

Gün ola harman ola.
Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir.

                    Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol.
                    Hocanın dediğini yap, yaptığını yapma.

İyilik yap denize at.
Merhametten maraz doğar.

                    Zararın neresinden dönülse kardır.
                    Gelen gideni aratır.

Yüzü güzel olanın huyu da güzel olur.
Yüzü güzel olanı değil huyu güzel olanı sev.

                    Akıl akıldan üstündür.
                    Aklın yolu birdir.

El elden üstündür.
Alet işler, el övünür.

                    Acı patlıcanın kırağı çalmaz.
                    Yaşın yanında kuru da yanar.

Zorla güzellik olmaz.
Zora dağlar dayanmaz.

                    Öfke baldan tatlıdır.
                    Öfke ile kalkan zararla oturur.

İşleyen demir ışıldar.
İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur.

                    Fazla mal göz çıkarmaz.
                    Azı karar çoğu zarar.

İnsan kıymetini insan bilir.
İnsanoğlu çiğ süt emmiş.

                    Anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al.
                    Beş parmağın beşi birbirine benzemez.

Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.
İş olacağına varır.

                    Eski dost düşman olmaz.
                    Güvenme dostuna saman doldurur postuna.

Harama el uzatılmaz.
Üzümünü ye bağını sorma.

Biz Türkler, işimize geldiği gibi olayları kendimize döndürmeyi severiz. Gerektiğinde size söz söyleyene, karşı sözle cevap verebiliriz. Bu örnekler de bunlardan birkaçı..

Benden hatırlatması, nerede ve nasıl kullanacağınız size bağlı.... 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz için çok teşekkür ederim.